31 Ağustos 2010 Salı

Mektup



Sevgili Ilham,

Nasilsin diye sormuyorum cünkü yoksun.
Nerelerdesin?
Ansizin gidi veriyorsun, kala kaliyorum ortada.
Hic degilse „Ben biraz dolasip gelecegim“ de, anlarim uzun yola ciktigini.
Sen yokken bos bos duvarlara bakiyorum, yarim biraktigim kitabima sadece bakiyorum ve yine kalemi arasina koyup birakiyorum.
Kütüphaneden tozlu bir kitap seciyorum, ilk actigim sayfasinda bir siirle karsilasiyorum, hosuma gidiyor ama artik kendi kendime siirler okumak istemiyorum.
Baska birinin sessinden duymak istiyorum.
Kitaba „Yaz Bitmesin...“ ismini vermisler, yazda bitiyor agustosta cok sükür diyorum.
Ben eylül cocuguyum, eylül´le arkadasim, sirdasim, sevgiliyim...
Özlediklerim var, insanlar, sehirler, sokaklar agustos´ta vedalastik eylülde görüsmek üzere dedik.
Yüregimin bir kösesi hep insaAllah diyor biliyorsun.
Ask hikayeleri okumak istiyorum. Sonu mutsuz olan. Sirf biraz aglasa bilmek icin.
Bosu bosuna iste.
Öyle cok ask hikayeleri dinliyorum ki, öyle cok anlatiliyor ki. Seviyorum, iyi ki anlatiyorlar ve iyi ki ben dinleyiciyim.
Seni her gece bekliyorum, sehrin isiklari söndükten herkes gözlerini yumduktan sonra.
Radyo´yu actim…
Birazdan calacak olan sarki sana yazacagim son sözlerim olsun.
Yine gel…
Sertab cikti...
“Iyi ki varsin... Iyi ki sevmisim seni…” diyor.
Nergis

Hiç yorum yok: